Adın nedir senin, oğlum? – Hasan. – Hasan, dinle! Zararlı sen çıkacaksın bütün bu hiddetle. Benim de yandı içim anlayınca derdinizi Fakat baban sana ısmarlayıp da gitti sizi. O, bunca yıl çalışıp alnının teriyle seni Nasıl büyüttü? Bugün, sen de kendi kardeşini, Yetim bırakmayarak besleyip büyütmelisin. – Küfeyle öyle mi? – Hay hay! Neden bu söz lâkin? Kuzum, ayıp mı çalışmak, günah mı yük taşımak? Ayıp: Dilencilik, işlerken el, yürürken ayak. Bu parça aşağıdakilerden hangisine doğrudan bir örnek teşkil etmez? A) Edebiyatın tarih bilimiyle olan ilişkisine B) Edebiyatın sosyal hayatın bizzat içinde yer aldığına C) Edebiyatın konusunun genel olarak “insan” olduğuna D) Bir çevrede tartışılanların edebî metinlere yansıyabileceğine E) Edebiyat ürünlerinde bir hayat görüşünden izler bulunabileceğine